Çalık Holding önünde tazminatını talep ederken dövülerek öldürülen işçi Erol Eğrek için Türkiye’nin dört bir yanında protestolar düzenleniyor. Olay, siyasal iktidarla iç içe geçmiş sermaye gruplarının işçi haklarına karşı uyguladığı şiddeti yeniden gündeme taşıdı.
İSTANBUL – Çalık Holding’den yaklaşık 10 yıldır tazminatını alamayan işçi Erol Eğrek, 9 Mayıs’ta holdingin İstanbul’daki genel merkezi önünde, koruma ve güvenlik görevlilerinden oluşan 10 kişilik bir grup tarafından acımasızca darbedildi. Ağır yaralı halde kaldırıldığı hastanede hayatını kaybeden Eğrek’in ölümü, iktidarla iç içe geçmiş yandaş sermaye gruplarına yönelik toplumsal öfkeyi büyüttü.
Eğrek’in ölümü, sadece bireysel bir trajedi değil, Türkiye’de işçilerin hak ararken karşı karşıya kaldığı devlet destekli sermaye şiddetinin çarpıcı bir örneği olarak kayda geçti. Cinayet, İzmit başta olmak üzere İstanbul, Ankara, İzmir ve diğer büyük şehirlerde düzenlenen eylemlerle protesto edildi.
“Saray rejiminin cesaretlendirdiği patron cinayeti”
İzmit’te DEM Parti, EMEP, SOL Parti, Kaldıraç ve Türkiye İşçi Partisi’nin çağrısıyla düzenlenen basın açıklamasında konuşan Emek Partisi İl Başkanı İlhami Şahbaz, yaşanan olayın münferit olmadığını vurguladı: “Kapısına gidip hakkını isteyen bir işçiyi öldürecek kadar pervasızlaşan Çalık Holding kim? Gücünü nereden alıyor? Bu holdingin arkasında, damat Berat Albayrak’ın CEO’luk yaptığı dönemden bu yana kurduğu siyasal ağlar var. Bu düzen ekmek isteyenin değil, patronların düzenidir.”
Yandaş sermaye sistemi ve cezasızlık kültürü
Çalık Holding, 2000’li yıllardan itibaren AKP iktidarıyla kurduğu yakın ilişkilerle büyüyen yandaş sermaye gruplarının başında geliyor. Başta medya, enerji, inşaat ve finans olmak üzere birçok sektörde kamu kaynaklarıyla büyüyen holding, işçi hakları, iş güvenliği ve sendikal faaliyetlere karşı en sert tavır alan şirketlerden biri olarak biliniyor. Eğrek’in ölümü, bu şirketlerin hukuki dokunulmazlık algısıyla nasıl hareket ettiğini bir kez daha ortaya koydu.
Türkiye İşçi Partisi İl Başkanı Umutcan Tarcan ise yaptığı açıklamada, “Bu memlekette milyonlarca işçinin kanı, sadece bu patronların değil, onları besleyen iktidarın da elindedir. Bu düzeni değiştirmeden iş cinayetleri de, yoksulluk da, baskılar da sona ermeyecek” dedi.
Eğitimden üretime tüm alanlar piyasalaşmanın kıskacında
Protestolarda yalnızca Erol Eğrek’in ölümü değil, genel olarak sermayeye açılmış kamu hizmetleri ve piyasalaşan toplumsal yapı da eleştirildi. SOL Parti İl Başkanı Hicran Turan, Çalık Holding örneğinin sadece bir semptom olduğuna dikkat çekerek şunları söyledi: “Ülke bir avuç sermayedarın denetimine terk edilmiş durumda. İşçiler öldürülüyor, çocuklar MESEM’lerde köleleştiriliyor, eğitim özelleştiriliyor. Bu iktidar, kamu kaynaklarını yandaşlara aktarırken, emekçilere açlık ve ölüm reva görüyor.”
Türkiye genelinde protestolar sürüyor
Erol Eğrek için İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa ve Adana başta olmak üzere birçok şehirde düzenlenen protestolarda ortak tema, “Yandaş sermaye gruplarının dokunulmazlığına son verilmesi” ve “İşçilerin hak arama mücadelesinin kriminalize edilmesine karşı dayanışma” oldu. İstanbul’da yapılan yürüyüşte, Çalık Holding’in önünde toplanan eylemciler, “Tazminat değil ölüm veriyorlar”, “Yandaş değil, adalet istiyoruz” sloganları attı. Ankara’da ise Kolektifler ve üniversite öğrencileri holding binası önünde oturma eylemi gerçekleştirdi.
Bir kez daha: Sermaye cinayetine karşı adalet çağrısı
Türkiye’de her ay yüzlerce işçi iş cinayetlerinde hayatını kaybederken, çok sayıda dava ya hiç açılmıyor ya da sembolik cezalarla kapatılıyor. Erol Eğrek’in ölümü, bu yapısal sorunun dramatik bir örneği olarak kayda geçti. Emek ve demokrasi güçleri, bu olayın da cezasız kalmaması için mücadeleyi büyütmeye kararlı.