Boğaziçi’nde Protesto ve Gözaltı: Öğrenciler “İstismarın Meşrulaştırıcısı”na Karşı Ayakta

İstanbul – Boğaziçi Üniversitesi’nde “İslami İlimler: Kim İçin, Ne Kadar?” başlıklı etkinliğe davet edilen ve geçmişte çocuk yaşta evlilikleri meşru gösteren açıklamalarıyla kamuoyunda infiale yol açan ilahiyatçı Nurettin Yıldız’a karşı öğrenciler ayağa kalktı. Kuzey Kampüs’te toplanan yüzlerce öğrenci, “Nurettin Yıldız üniversitemden defol!” sloganlarıyla protesto düzenlerken, üniversiteye çevik kuvvet polislerinin sokulmasıyla gerilim tırmandı. En az 50 öğrenci gözaltına alındı.

Yıldız’ın konuşmacı olarak çağrılmasına karşı çıkan öğrenciler, “Kadınlar ölürken polis neredeydi?”, “Şeriata, faşizme, karanlığa geçit yok” sloganlarıyla kampüsü inletti. Protestocular, cinsel istismarı meşru kılan söylemlerin bir üniversite kampüsünde meşruiyet bulmasına karşı ses yükseltti. Katılımcı öğrencilerden biri, “Bu bir ifade özgürlüğü meselesi değil. Bu, çocukların ve kadınların yaşam hakkını savunma meselesi,” sözleriyle tepkilerini dile getirdi.

Çevik Kuvvet Kampüste: Öğrenciler Ablukaya Alındı, Ters Kelepçeyle Gözaltılar Yaşandı

Protestonun büyümesiyle kampüse sokulan çevik kuvvet ekipleri, öğrencileri abluka altına aldı. Müdahaleler sırasında çok sayıda öğrenci ters kelepçeyle gözaltına alındı. Sosyal medyada paylaşılan görüntülerde polisin sert müdahalesi dikkat çekerken, polisle öğrenciler arasında zaman zaman arbede yaşandığı görüldü.

Sınıf içinde konuşma sırasında yaşanan bir olayda ise, bir öğrenci Yıldız’a küçük bir cisim fırlattı. Ardından etkinliği düzenleyen katılımcıların öğrenciyi darp ederek dışarı çıkardığı bildirildi. Bu görüntüler de sosyal medyada infial yarattı.

Yıldız’ın Geçmiş Sözleri Hatırlatıldı: “6 Yaşındaki Çocuk da Evlenebilir”

Tepkinin odak noktası olan Yıldız, 2015 yılında yaptığı açıklamada, İslam şeriatına göre çocuk yaşta evliliğin mümkün olduğunu söylemiş; “7 yaşındaki bir kız çocuğu 25 yaşında bir erkekle nikahlanabilir” sözleriyle kamuoyunun sert tepkisini çekmişti. Bu açıklamalar, insan hakları örgütlerinin de hedefi olmuştu. Bugün hâlâ bu sözler nedeniyle hakkında hiçbir yasal işlem yapılmamış olması, gençlerin tepkisinin temel nedenlerinden biri.

Etkinliği düzenleyen Boğaziçi İslam Araştırmaları Kulübü (BİSAK), protestoların ardından yaptığı açıklamada, “Görüşlerini beğenmediğiniz kişileri linçle susturamazsınız,” diyerek kendilerini savundu. Kulüp açıklamasında, “ideolojik zorbalık”la suçladığı öğrencilerin kulüp odalarına yazı yazdığını da belirtti. Ancak öğrenciler bu savunmayı, “İfade özgürlüğü adı altında kadın ve çocuk haklarına saldırı meşrulaştırılamaz,” diyerek reddetti.

T24 Muhabiri Gözaltına Alındı, CHP Takipte

Protestoları izleyen T24 muhabiri Can Öztürk de gözaltına alındı. Basın özgürlüğüne dönük bu müdahale, gazetecilik örgütlerinden tepki topladı. CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, gözaltına alınan öğrenciler için Vatan Emniyet’te olduklarını ve hukuki süreci takip ettiklerini duyurdu.

Boğaziçi Üniversitesi, Türkiye’de düşünce özgürlüğü ile insan hakları arasındaki gerilimin simgesi haline geliyor. Bu protesto, yalnızca bir konuşmacıya değil; aynı zamanda şiddet, istismar ve karanlığa karşı bir toplumsal uyanışın da göstergesi. Öğrenciler, üniversitelerinin bir fikir çölüne dönüşmesine izin vermeyeceklerini bir kez daha haykırdı. Ancak bu sesin karşısına çevik kuvvetle, gözaltılarla, baskıyla çıkanlar, Türkiye’nin gençliğini karanlıktan daha fazla uzaklaştırıyor.