Büro Emekçileri Sendikası Araştırma Merkezi’nin (BES-AR) Temmuz 2025’e ilişkin açlık ve yoksulluk verileri, Türkiye’de emekçi kesimlerin yaşadığı geçim krizinin derinliğini bir kez daha gözler önüne serdi. Dört kişilik bir memur ailesi için yoksulluk sınırı 85 bin 969 TL olarak hesaplanırken, açlık sınırı 35 bin 712 TL’ye, bekar bir çalışanın yaşam maliyeti ise 54 bin 115 TL’ye yükseldi. BES Genel Başkanı Özer Avanaş, yaşanan durumu “hep birlikte kaybettiğimiz bir süreç” olarak nitelendirdi ve kamu emekçilerini birleşik bir mücadeleye çağırdı.
Verilere göre, 2025 yılı için belirlenen 22 bin 104 TL’lik asgari ücret, dört kişilik bir ailenin sadece gıda harcamalarını kapsayan açlık sınırının dahi %61,57 altında kaldı. Günlük sağlıklı beslenme maliyeti 1.190 TL’yi aşarken, asgari ücretliler yalnızca karın doyurma sınırında yaşamaya mahkûm ediliyor. Raporda ayrıca, büyükşehirlerde kamu çalışanlarının barınma ihtiyacını karşılamak için maaşlarının %75 ila %80’ini kiraya vermek zorunda kaldığı, birçok memurun öğrenci evi benzeri koşullarda 3 ila 5 kişi birlikte yaşadığı vurgulandı.
Yaşam Maliyeti 7 Ayda %33 Arttı
BES-AR’ın hesaplamalarına göre, yaşam maliyeti geçtiğimiz yılın temmuz ayına kıyasla %76,43 artarken, yalnızca 2025’in başından bu yana yaşanan artış oranı %33,20 olarak ölçüldü. Açlık sınırındaki yıllık artış ise %35,27 seviyesine ulaştı. Giyim, konut, ulaşım, sağlık ve eğitim gibi zorunlu kalemlerin tamamı dahil edildiğinde ortaya çıkan 85 bin TL’yi aşkın yoksulluk sınırı, kamu çalışanlarının ve emeklilerin alım gücünün hızla eridiğini bir kez daha ortaya koydu.
“İktidar fütursuzluğunu dağınıklığımızdan alıyor”
BES Genel Başkanı Özer Avanaş, mevcut ekonomik tabloyu değerlendirirken iktidarın politikalarını sert sözlerle eleştirdi. Avanaş, “Yoksulluk sınırının yarısında gelire mahkûm edilen kamu emekçileri, açlık sınırına indirilen asgari ücret, yok sayılan emekliler… Refah payı diye verilen iki kuruşluk artış, sefaletin kurumsallaşmasıdır” dedi. İktidarın bu pervasızlığı, kamu emekçilerinin dağınıklığından ve ortak mücadele eksikliğinden cesaret aldığını ifade eden Avanaş, “Artık daha fazla geç kalmadan, bu fütursuzluğa karşı mağdur olan herkesi ortak bir hatta birleşmeye çağırıyoruz” dedi.
BES’in çağrısı, yoksulluğun giderek yapısal bir hal aldığı Türkiye’de kamu çalışanlarının ve emekçilerin örgütlü mücadele ihtiyacına bir kez daha dikkat çekiyor. Açıklanan veriler, sosyal devlet ilkesinden uzaklaşan mevcut ekonomik yönetimin, geniş halk kesimlerinin yaşam hakkını tehdit eden bir noktaya geldiğini gözler önüne seriyor.