Slovenya hükümeti, Başbakan Robert Golob’un önerisi doğrultusunda İsrail’e yönelik silah ihracatını, ithalatını ve ülke topraklarından silah transferini tamamen yasakladığını duyurdu. Karar, İsrail’in Gazze’deki saldırıları ve ağır insani hak ihlalleri gerekçe gösterilerek alındı. Slovenya böylece Avrupa Birliği üyesi ülkeler arasında İsrail’le tüm silah ticaretini resmen durduran ilk ülke oldu.
“Gazze’de İnsanlar Enkazda Ölüyor”
Hükümetin resmi açıklamasında, Avrupa Birliği’nin iç çekişmeler ve siyasi bölünmeler nedeniyle benzer bir adımı atamadığına dikkat çekildi. Slovenya hükümeti, Gazze’de yaşananların insani bir felakete dönüştüğünü belirterek, “Gazze’de insanlar sistematik olarak insani yardımdan mahrum bırakıldıkları için ölüyor. İçme suyu, gıda ve sağlık hizmetine erişimi olmadan, enkaz altında can veriyorlar” ifadelerini kullandı.
Açıklamada ayrıca, bu tür durumlarda yalnızca uluslararası örgütlerin değil, tüm devletlerin sorumluluk üstlenmesi gerektiği vurgulanarak, “Slovenya, uluslararası hukuk ve insan haklarının korunmasını ilkeli bir biçimde savunmaktadır” denildi.
İsrail Bakanlarına Slovenya Yasağı
Başbakan Robert Golob, daha önce yaptığı açıklamalarda AB’nin Gazze’deki insani kriz karşısında etkisiz kalması durumunda tek taraflı adımlar atacaklarını duyurmuştu. Bu çerçevede, İsrail’in aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir ile Maliye Bakanı Bezalel Smotrich Slovenya’da “istenmeyen kişi” ilan edildi. Bu adım, AB içinde örneğine az rastlanan diplomatik bir tavır olarak dikkat çekti.
Filistin Devleti Tanınmıştı
Slovenya’nın İsrail’e karşı aldığı bu kararlardan önce de Filistin’e yönelik önemli bir diplomatik adım atılmıştı. Slovenya Meclisi, 4 Haziran 2024’te Filistin’i uluslararası hukuka ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararlarına uygun biçimde, 1967 sınırları temelinde bağımsız ve egemen bir devlet olarak tanımıştı.
Slovenya hükümeti, önümüzdeki günlerde İsrail’in uluslararası insancıl hukuku ihlal etmesine karşı yeni ve daha somut önlemler alacağını da duyurdu. Bu doğrultuda, hükümetin yalnızca sözlü tepkilerle değil, uygulamaya dönük siyasi ve ekonomik yaptırımlarla süreci yönettiği dikkat çekiyor.
Slovenya’nın bu çıkışı, Avrupa’da İsrail’e karşı alınan en net ve kararlı tavırlardan biri olarak öne çıkarken, diğer AB ülkelerinin benzer adımları izleyip izlemeyeceği ise merak konusu.