Sivas’ta 2 Temmuz 1993 tarihinde Madımak Oteli’nin ateşe verilmesi sonucu 33 aydın, sanatçı ve otel çalışanının yaşamını yitirdiği katliamın hükümlülerinden Adem Kozu’ya yönelik ceza affı, kamuoyunda ve siyasi çevrelerde sert tepkilere neden oldu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla Resmi Gazete’de yayımlanan karar uyarınca, Kozu’nun “sürekli hastalık hali” gerekçesiyle kalan cezası kaldırıldı.
Kararla birlikte, biri “FETÖ” hükümlüsü olmak üzere toplam dokuz kişinin cezalarının kaldırıldığı belirtildi. Ancak özellikle Madımak Katliamı sanıklarından birine tanınan bu af kararı, toplumun hafızasında derin izler bırakan bir travmanın yeniden kanatıldığını düşündürttü.
Karasu: “Vicdansızlığa karşı adalet ve insanlık kazanacak”
Kararın ardından CHP’den sert tepki geldi. CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Sivas Milletvekili Ulaş Karasu, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada kararı “vicdansızlık” olarak nitelendirdi ve Erdoğan’ı “suça ortak olmakla” suçladı. Karasu, “Madımak Katliamı’nda idam cezası alan ve cezası ağırlaştırılmış müebbete çevrilen Adem Kozu’nun cezası, tek imza ile kaldırıldı. Madımak’ta 33 canı yakanlar affedilemez. Bu, suça ortaklıktır!” ifadelerini kullandı.
CHP’li Karasu ayrıca, “Vicdansızlığa karşı adaleti ve insanlığı savunmayı sürdüreceğiz” diyerek kamuoyunu duyarlılığa davet etti. Açıklamasında Madımak Katliamı’nın hâlâ toplumsal hafızada taze olduğunu vurgulayan Karasu, adaletin kişisel inisiyatiflerle değil, toplumsal vicdanla şekillenmesi gerektiğinin altını çizdi.
Madımak Katliamı ve cezai süreç
1993 yılında Pir Sultan Abdal Kültür Etkinlikleri için Sivas’a gelen sanatçı ve aydınların kaldığı Madımak Oteli, radikal gruplar tarafından kuşatılarak ateşe verilmiş; olayda 33 aydın, 2 otel çalışanı ve 2 saldırgan olmak üzere toplam 37 kişi hayatını kaybetmişti. Yüzlerce kişi hakkında açılan davalar sonucunda birçok sanık ağır cezalara çarptırılmış, bazıları yıllar sonra yakalanmıştı.
Adem Kozu, Madımak davası sanıkları arasında yer alıyor ve hakkında önce idam cezası verilmiş, bu ceza daha sonra ağırlaştırılmış müebbete çevrilmişti. Kararın “sürekli hastalık” gerekçesiyle verildiği belirtilse de, kamuoyunda bu gerekçeye dair detaylar paylaşılmadı.
Toplumsal hafıza ve yüzleşme tartışması yeniden gündemde
Adem Kozu’nun affı, toplumsal yüzleşme ve geçmişle hesaplaşma konularını yeniden gündeme taşıdı. Sivas Katliamı, Türkiye’de din-mezhep eksenli saldırıların sembolü haline gelirken, yaşananlar yalnızca bir ceza davası değil, aynı zamanda bir insanlık suçunun tanıklığı olarak görülmeye devam ediyor.
Cumhurbaşkanlığı tarafından alınan karar, özellikle mağdur yakınları ve insan hakları savunucuları tarafından “hukuki değil siyasi” bir hamle olarak değerlendirilirken, kamuoyunun adalet duygusunu zedeleyeceği yönünde eleştiriler aldı.
CHP ve birçok sivil toplum kuruluşu, bu kararın geri alınması ve Türkiye’nin “toplumsal barış” iddiasını sürdürebilmesi için Madımak gibi olaylarda adaletin eksiksiz sağlanması gerektiği görüşünde birleşiyor.
