Ekonomik kriz, Türk halkının tatil alışkanlıklarını kökten değiştirdi. Ipsos’un araştırmasına göre her 10 kişiden 6’sı bu yaz tatile çıkmadı ve çıkmayı da düşünmüyor. Katılımcıların yüzde 90’ı, tatilden mahrum kalmanın temel nedeni olarak ekonomik koşulları gösteriyor.
Tatil, Ulaşılamaz Bir Hayale Dönüştü
Araştırma sonuçları, yaz tatilinin giderek toplumun büyük kesimi için “erişilmez bir ayrıcalık” haline geldiğini ortaya koydu. 2024 yılında tatil planı yapanların oranı yüzde 24 iken, 2025’te bu oran yüzde 20’ye geriledi. Yükselen enflasyon ve artan fiyatlar, tatili artık “lüks” kategorisine taşıdı.
Katılımcılara tatil yapamama nedenleri sorulduğunda, her 10 kişiden 9’u ekonomik zorluklara işaret etti. Bulgular, yoksullaşmanın en temel sosyal ihtiyaçlardan biri olan dinlenme ve tatili de toplumun gündeminden sildiğini gösteriyor.
Yurt Dışı Tatili Yurt İçinden Daha Cazip
Araştırmanın dikkat çekici bulgularından biri de yurt dışı tatil tercihlerindeki artış oldu. Katılımcıların yüzde 10’u geçtiğimiz yıl tatillerini yurt dışında yaptığını belirtti. Bu durumun en önemli nedeni, yurt içi tatil maliyetlerinin özellikle komşu ülkelerle kıyaslandığında daha yüksek olması.
Vize gerektirmeyen ülkelerdeki uygun paket turlar ve sakin destinasyonlar, Türk tatilciler için daha cazip bir alternatif yaratıyor. Böylece yurt dışı tatiller, yurt içi seçeneklere kıyasla ekonomik olarak daha avantajlı görülmeye başlandı.
Otel ve Pansiyon Tercihi Öne Çıkıyor
Tatil anlayışında da önemli bir dönüşüm yaşanıyor. Araştırmaya göre otel ve pansiyon tatilleri yükselişe geçerken, aile yanında geçirilen tatillerin oranı geriledi. Katılımcılar, “gerçek anlamda dinlenme” ihtiyacını otel ve pansiyonlarda daha fazla karşılayabildiklerini belirtiyor.
Her 10 kişiden 7’si tatil bütçesini kendi gelirinden karşılıyor. Ancak geçen yıla kıyasla bankalardan kredi kullanma oranı artarken, aile desteğine başvuranların sayısında azalma görüldü.
Yorgun, Bıkkın ve Endişeli Bir Toplum
Araştırmada katılımcılara “Son günlerde kendinizi nasıl hissediyorsunuz?” sorusu da yöneltildi. Verilen yanıtlar uzun süredir değişmiyor: yorgun, bıkkın ve endişeli. Yaz tatili ise bu ruh halinden çıkış için önemli bir ihtiyaç olarak öne çıkıyor.
Ancak ekonomik koşullar, tatili toplumun geniş kesimi için ertelenen ya da tamamen vazgeçilen bir plan haline getirmiş durumda. Bulgular, yaz tatilinin giderek “olağan yaşamın bir parçası” olmaktan çıkarak sadece ayrıcalıklı kesimlere özgü bir deneyime dönüştüğünü gösteriyor.