Gezi davası tutuklusu Osman Kavala, sekizinci yılına giren tutukluluğu süresince ilk kez milletvekillerinin kendisini ziyaret edemediğini açıkladı. AİHM’in serbest bırakılması yönündeki bağlayıcı kararına rağmen Kavala’nın cezaevinde kalmaya devam etmesi, Avrupa hukuk sistemi açısından da “emsalsiz bir ihlal” olarak kayda geçti.
Sekiz Yıllık Tutukluluk: AİHM Kararı Hâlâ Uygulanmadı
İnsan hakları savunucusu ve iş insanı Osman Kavala, 18 Ekim 2017’de gözaltına alınmış, 1 Kasım 2017’de tutuklanmıştı. Kavala tam 2 bin 909 gündür Silivri Cezaevi’nde tutuluyor. Tutukluluğuna gerekçe olarak Gezi Parkı eylemleri bağlamında “hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüs” ve 15 Temmuz darbe girişimi bağlamında “anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs” suçlamaları gösterildi.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) 2019 yılında Kavala’nın derhal serbest bırakılması yönünde karar vermiş, ancak bu karar uygulanmamıştı. Kavala, 25 Nisan 2022’deki duruşmada ağırlaştırılmış müebbet cezasına çarptırıldı.
“AİHM’nin Kararı Uygulanmayan Tek Kişiyim”
DW Türkçe’den Pelin Ünkerin sorularını yanıtlayan Kavala, AİHM kararının uygulanmamasının Avrupa hukuk sistemi açısından eşi benzeri görülmemiş bir durum olduğuna dikkat çekti:
“AİHM’nin böyle bir kararıyla ihlal prosedürünün sonuçlanmasından sonra bir insanın hâlâ cezaevinde tutulmasının tek örneği benim. Daha önce böyle bir şey vuku bulmamış.”
Kavala, AİHM kararlarının uygulanmasından sorumlu olan Bakanlar Komitesi’nin üç yıldır somut bir adım atmamasını, Avrupa hukuk sisteminin otoritesini zedeleyen bir durum olarak nitelendirdi.
“Milletvekilleri Artık Görüşme İzni Alamıyor”
Kavala, son aylarda cezaevindeki koşulların daha da kısıtlandığını belirtti. Daha önce kendisini ziyaret eden milletvekillerinin artık görüşme izni alamadığını söyledi:
“Birkaç ay öncesine kadar beni ziyaret eden milletvekilleri oluyordu, onların değerlendirmelerinden faydalanıyordum. Anlaşılan bir değişiklik olmuş, artık benimle görüşmek için izin alamıyorlar.”
Kavala, bu durumun hukuki sürecin şeffaflığını ortadan kaldırdığını, kamuoyunun doğru bilgiye ulaşmasını engellediğini ifade etti.
“Hukuk Devletinin Temelleri Onarılmalı”
Osman Kavala, Türkiye’de hukuk devletinin ciddi biçimde aşındığını vurguladı. Ajanlık suçlamalarından medya manipülasyonlarına kadar uzanan süreçte yalnızca kendisinin değil, hukuk devletinin de zarar gördüğünü söyledi:
“Cumhuriyetimiz için, demokrasinin yaşatılması için en önemli ve öncelikli meselenin hukuk devletinin temellerini onarmak ve korumak olduğuna inanıyorum. Şu anda yargıdaki durum hiç iç açıcı değil.”
Cezaevine 60 yaşında giren Kavala, özgürlüğünün belirsizliği nedeniyle bir hayat planı yapamadığını da belirtti.