Gazeteci Nevşin Mengü, adının İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan “Aziz İhsan Aktaş iddianamesi”nde yer almasına sert tepki gösterdi. Mengü, iddianamede yer alan “200 bin TL aldı” iddiasını reddederek, “İktidarı destekleyen isimler belediyelerden, festivallerden içerikler paylaşıyor; bedava gidiyorlar. Çekiç elinizde sizden başka herkes çivi öyle mi?” dedi.
İddianamede gazetecilerin isimleri de yer aldı
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Örgütlü Suçlar Bürosu’nun hazırladığı ve 578 sayfadan oluşan “Aziz İhsan Aktaş” iddianamesi, yalnızca belediye başkanlarını değil, bazı gazetecileri de kapsadı.
Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat, Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer ve Avcılar Belediye Başkanı Utku Caner Çaykara’nın da aralarında bulunduğu 40’ı tutuklu toplam 200 kişi “şüpheli” sıfatıyla dosyada yer aldı.
İddianamede Akpolat’ın özel kalem müdürü Emirhan Akçadağ’ın ifadelerine atıfla, “yolsuzluk paralarının bazı medya isimlerine aktarıldığı” iddia edildi. Bu kapsamda gazeteci Nevşin Mengü’nün de adının geçtiği belirtildi.
Mengü: “Madem öyle, Toper’e de sorun”
Nevşin Mengü, iddianamede yer alan “200 bin TL aldı” iddiasına sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla yanıt verdi.
Mengü, Beşiktaş Belediye Başkan adayı Serkan Toper’in de aynı dönemde programına konuk olduğunu hatırlatarak şu ifadeleri kullandı:
“Rıza Akpolat iddianamesinde 200 bin TL aldığım iddiası ile adım geçiyor. Seçim dönemi yayına konuk olmuş. Beşiktaş Belediye Başkan adayı Serkan Toper’i de o dönemde yayınımıza konuk aldık. Madem öyle Toper’e de sorun, yayın için para almış mıyız almamış mıyız?”
Mengü, bazı gazetecilerin belediye destekli etkinliklere ücretsiz katılımına dikkat çekerek iktidara yüklendi:
“Şimdi soruyorum; iktidarı destekleyen isimler daha 3-5 gün önce gittikleri yerlerden içerikler paylaştılar, bedava gittiler yani… Kültür Yoluna giden, belediyelerin PR’ını yapan isimleri saymıyorum. Çekiç elinizde sizden başka herkes çivi öyle mi?”
Gazetecilik ve hedef gösterilme: İddianamenin yankısı
Mengü’nün tepkisi, gazetecilerin isimlerinin “yolsuzluk” iddialarıyla ilişkilendirilmesine yönelik artan kaygıları da yeniden gündeme getirdi.
Basın örgütleri ve hukukçular, iddianamede yer alan ifadelerin “kanıtsız suçlamalarla itibarsızlaştırma girişimi” olabileceği yönünde uyarılarda bulundu.
İddianamede gazetecilerin adlarının “delil” niteliği taşımayan beyanlarla anılmasının, yargı süreçlerinde “kamuoyunu yönlendirme aracı” olarak kullanılabileceği eleştirileri dile getirildi.
Bu bağlamda Mengü’nün sözleri, sadece kişisel bir savunma değil, aynı zamanda “gazeteciliğin kriminalize edilmesine” karşı bir refleks olarak yorumlandı.
Yargı siyaseti ve medyanın sınavı
“Aziz İhsan Aktaş iddianamesi”, son dönemde muhalif belediyelere ve basına yönelen yargı süreçleriyle birlikte değerlendiriliyor.
CHP’li yöneticilerin tutuklanmasına yol açan bu dosyanın kapsamı genişlerken, muhalif basın mensuplarının adlarının da dosyada geçmesi, “yargı eliyle siyasal baskı” tartışmalarını yeniden alevlendirdi.
Mengü’nün çıkışı, bu atmosferde “etik, bağımsız ve eleştirel gazeteciliğin var olma mücadelesi”nin bir yansıması olarak öne çıktı.
“Çekiç elinizde sizden başka herkes çivi” ifadesi ise, yalnızca bir savunma değil; iktidarın söylem üstünlüğüne karşı sembolik bir direniş cümlesi olarak yankı buldu.
- NHY / T24, Nevşin Mengü’nün X (Twitter) paylaşımı