CHP’nin tutuklu cumhurbaşkanı adayı ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, hakkında yürütülen “casusluk” soruşturması kapsamında yarın Çağlayan Adliyesi’ne ifade vermek üzere götürülecek. CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İsviçre’deki temaslarını yarıda keserek Türkiye’ye dönme kararı aldı ve “Cumhurbaşkanı adayımın arkasında olacağım. Tüm İstanbulluları, iradelerine sahip çıkmak için Çağlayan Adliyesi önüne dayanışmaya davet ediyorum” çağrısı yaptı.
Casusluk suçlaması: “Erdoğan’ı yenmenin bedeli”
Özel, İsviçre Sosyal Demokrat Partisi’nin Luzern’deki kongresi sırasında ANKA Haber Ajansı’na yaptığı açıklamada, İmamoğlu hakkında yürütülen soruşturmayı “akıl tutulması” olarak niteledi.
CHP lideri, “Ekrem İmamoğlu’nun suçu Erdoğan’ı yenmek. İlk önce terörle, sonra yolsuzlukla suçladılar, şimdi casuslukla. Hiçbirinin tutmadığını gördük. Bu, bir hukuk süreci değil, siyasi bir operasyon” dedi.
Özel, savcılığın “boş iddianameyi yolladığını”, ancak mahkemenin İmamoğlu’nu tutuksuz yargılama olasılığından çekinen iktidarın “yedek bir dosya” hazırladığını savundu:
“Yolsuzluk iddiasından tutuklu tutamayacaklarını anladılar. Şimdi casusluk dosyasıyla tutukluluğu sürdürmeye çalışıyorlar. Amaç adalet değil, İmamoğlu’nu içeride tutmak.”
“Pazar günü sorgulama, siyasi hesap”
CHP lideri, İmamoğlu’nun pazar günü ifade verecek olmasına dikkat çekerek, zamanlamayı da eleştirdi:
“Niye pazar günü? Çünkü kamuoyu tepkisini sınırlamak istiyorlar. Bu bile davanın siyasi olduğunu gösteriyor.”
Özel, savcılığın İmamoğlu’nu hiç tanımadığı bir kişiyle “casusluk ilişkisi” kurmakla suçlamasına tepki gösterdi:
“2019’da bir kez sunum alıp reddettiği bir kişiden bahsediyorlar. Ne tanıyor, ne birlikte çalışmış. Tüm bu iddialar İmamoğlu’nu hapiste tutmak için kurgulanmış.”
“Cumhurbaşkanı adayımın arkasındayım”
Özel, yarın sabah İstanbul’a dönerek Çağlayan Adliyesi önünde olacağını açıkladı.
“Ben derhal Türkiye’ye dönüyorum. Sabah 11.00’de Çağlayan Adliyesi’nde olacağım. Cumhurbaşkanı adayımın arkasında olacağım. Tüm İstanbulluları, seçtikleri belediye başkanlarına ve geleceğin cumhurbaşkanına sahip çıkmak için Çağlayan Adliyesi önüne, dayanışmaya ve seslerini yükseltmeye davet ediyorum.”
CHP lideri açıklamasını, “Bu darbe girişiminin son aşaması olan casusluk iftirasına karşı demokrasimize sahip çıkacağız” sözleriyle tamamladı.
Otoriterleşme tartışmaları ve “casusluk” siyaseti
İmamoğlu’nun tutukluluğu ve hakkında yürütülen “casusluk” soruşturması, muhalefet tarafından uzun süredir eleştirilen “yargının siyasallaşması” tartışmalarını yeniden gündeme taşıdı.
Son dönemde TELE1 Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ dahil birçok muhalif gazeteci ve siyasetçinin “casusluk” suçlamasıyla gözaltına alınması, otoriter rejimlerde hukukun muhalefeti bastırma aracına dönüştüğü yönündeki yorumları güçlendiriyor.
Siyasal gözlemciler, bu tür suçlamaların “devletin gizli bilgileri” bahanesiyle muhalifleri susturmak için kullanıldığını, “casusluk” kavramının bir ulusal güvenlik meselesi değil, bir siyasi enstrüman haline geldiğini belirtiyor.
- NHY / ANKA Haber Ajansı, CHP Genel Merkezi Basın Açıklamaları










