TELE1’de Sessizliğie Zorlananlar Direnişte: “Teslim Olmuyoruz”

Özgür ve eleştirel yayıncılığın simgelerinden biri haline gelen TELE1’e 24 Ekim’de kayyım atanmasının ardından, kanal çalışanları ortak bir açıklama yayımlayarak görevlerinden ayrıldıklarını duyurdu.

Açıklamada, “Bu bir geri çekilme değil; bir direniş ilanıdır. Teslim olmayacağız,” ifadeleri yer aldı.

Özgür Basına Yeni Bir Darbe

2017 yılında Merdan Yanardağ öncülüğünde kurulan TELE1, yıllardır Türkiye’de sansür ve baskı ortamına rağmen eleştirel habercilik yapmayı sürdürüyordu. 15 Temmuz sonrasında ilan edilen OHAL koşullarında yayına başlayan kanal, iktidarın hedefi haline gelmiş; ekonomik ambargolara, para cezalarına ve RTÜK baskılarına rağmen ayakta kalmayı başarmıştı.

Ancak geçtiğimiz hafta alınan kayyım kararı, bu direncin yeni bir aşamaya taşındığını gösterdi. TELE1’e atanan kayyım yönetiminin ilk icraatı, kanalın ana haber bültenini yayından kaldırmak oldu. Böylece, Türkiye’de eleştirel haberciliğin son ekranlarından biri daha susturuldu.

Kanalın genel yayın yönetmeni Merdan Yanardağ ise “casusluk” suçlamasıyla tutuklanmış durumda. Gazeteci örgütleri ve uluslararası basın kuruluşları, söz konusu iddiaların “siyasi saiklerle hazırlandığı” görüşünde birleşiyor.

“Kayyım Yayıncılığını Tanımıyoruz”

TELE1 çalışanlarının yaptığı açıklamada, kayyım yönetiminin dayattığı yeni yayın çizgisinin “basın etiğine, özgürlük ve demokrasi anlayışına aykırı” olduğu vurgulandı:

“Kayyım iradesinin Tele1’e verdiği yayıncılık anlayışını tanımıyoruz. Bu karanlığı reddediyoruz. Biz susmayacağız, kalemimizi satmayacağız, boyun eğmeyeceğiz.”

Açıklama, kanalın ekran yüzleri, yöneticileri, Tele1comtr yazarları ve teknik ekibin imzasını taşıyor. Gazeteciler, “penguen medyasına dönüştürülmek istenen” bir yapının parçası olmayı reddettiklerini belirterek, bağımsız haberciliği sürdürme kararlılıklarını dile getirdiler.

Bir Kanal Kapanırken, Bir Mücadele Büyüyor

Tele1’in sesi susturulurken, açıklama aynı zamanda yeni bir mücadele çağrısı niteliği taşıyor:

“Bu kadro, Türkiye’nin demokrasi mücadelesine bulduğu her imkânla katkı sunmaya devam edecektir. İnanıyoruz ki bu karanlığı dağıttığımızda, Tele1 yayıncılık anlayışı yeniden doğacaktır.”

Açıklamanın sonunda, tutuklu Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ’a da destek mesajı iletildi:

“Tele1’in kurucusu ve genel yayın yönetmenimiz Merdan Yanardağ’ın yanındayız. Bu, bir geri çekilme değil; bir direniş ilanıdır. Ya bir yol bulacağız ya da bir yol yapacağız.”

Basın Özgürlüğü Alarm Veriyor

Son yıllarda Türkiye’de medya kuruluşlarına yönelik kayyım atamaları, RTÜK cezaları ve gazetecilere açılan davalar, uluslararası basın özgürlüğü endekslerinde ülkenin sıralamasını hızla aşağı çekti.
Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) verilerine göre Türkiye, 2025 yılında 180 ülke arasında 165. sırada yer alıyor.

Tele1’e yönelik müdahale, yalnızca bir televizyon kanalının susturulması değil; toplumun haber alma hakkına ve kamusal tartışma alanına yöneltilmiş yeni bir saldırı olarak değerlendiriliyor.