ABD’de Demokrat Rüzgârı: Trump Döneminin Gölgesi Dağılmaya Başladı

ABD’de New Jersey ve Virginia’daki valilik seçimlerinde Demokrat kadın adayların açık farkla galip gelmesi, sadece bir seçim başarısı değil, Trump sonrası dönemin siyasal yönelimini de yeniden tanımlayan bir kırılma olarak görülüyor. Cumhuriyetçiler, Trump etkisinden kurtulamadıkları sürece yeni bir siyasal ivme yakalayamayacaklarının sinyalini aldı.

Kadınların Yükselişi: Demokratların “Yeni Yüzü”

ABD’nin iki önemli eyaletinde sandıktan çıkan sonuçlar, ülkenin siyasal nabzını yeniden belirledi.
New Jersey’de 53 yaşındaki Mikie Sherrill, Cumhuriyetçi rakibi Jack Ciattarelli’yi yüzde 56,2 oyla geride bırakarak valilik koltuğuna oturdu. Virginia’da ise 46 yaşındaki Abigail Spanberger, yüzde 57,5 oyla seçimi kazanarak eyaletin ilk kadın valisi unvanını kazandı.

Bu iki zafer, sadece Demokrat Parti’nin örgütlü taban gücünü değil, aynı zamanda kadın liderliğinin Amerikan siyasetinde giderek daha belirleyici bir güç haline geldiğini gösteriyor. Kadınların ve genç seçmenlerin belirleyici olduğu bu sonuçlar, Demokrat Parti içinde “geleceğe dönük bir yeniden yapılanma” olarak yorumlanıyor.

Trump Faktörü: Kaybetmeyi Politikaya Dönüştüren İnat

Cumhuriyetçi adayların her iki eyalette de kampanyalarını Donald Trump çizgisinde yürütmeleri, sonuçların en kritik belirleyicilerinden biri oldu. Trump, seçim gecesi yaptığı paylaşımda mağlubiyeti “kendi adı listede olmadığı” gerekçesiyle açıklamaya çalıştı:

“Trump oy pusulasında yoktu ve kapanma süreci (shutdown) seçim kaybının nedeni oldu,” dedi.

Ancak bu açıklama, Cumhuriyetçi tabanda da sorgulanıyor. Parti içinden gelen eleştiriler, Trump’ın siyaseti kişisel bir sadakat testine dönüştürmesinin Cumhuriyetçileri dar bir popülist çerçeveye hapsettiğini vurguluyor.
Trump’ın “şahsileşmiş siyaseti”, artık seçim kazanma kapasitesini değil, kaybetmenin bahanesini üretme pratiğini temsil ediyor.

Demokratlar İçin Sadece Zafer Değil, Moral Dönüşüm

Demokratlar, sadece New Jersey ve Virginia’da değil, ülke genelindeki birçok yerel seçimde de başarı elde etti.
Virginia’da hem eyalet meclisinin iki kanadında da çoğunluğu elde ettiler, hem de eyaletin yeni Adalet Bakanı yine bir Demokrat oldu.
Pennsylvania’da en yüksek mahkemedeki üç boş koltuk da Demokrat adaylarca kazanıldı.
Maine’de seçmenler, oy kullanırken kimlik ibrazını zorunlu hale getiren yasa önerisini reddederek Trump çizgisindeki “seçim güvenliği” söylemine güçlü bir yanıt verdi.

Eski Başkan Barack Obama, bu sonuçları “ileriye bakan liderliğin” zaferi olarak değerlendirdi:

“Birlikte çalışarak ve önemli meselelere odaklanarak kazanabiliriz. Bu sonuçlar, geleceğin biraz daha parlak olduğunu gösteriyor.”

Trumpizm’in Çözülme Eşiği

Bu seçimler, yalnızca Demokratların moral üstünlüğünü değil, Trumpizm’in çözülmeye başladığını da işaret ediyor.
ABD sağında uzun süredir hâkim olan kültürel kutuplaşma siyaseti, artık kendi sınırlarına çarpıyor.
Ekonomik eşitsizlik, sağlık sistemi ve göç politikaları gibi temel konular, “Trump’a sadakat” testinin gölgesinde kalınca, Cumhuriyetçi Parti’nin gerçek bir dönüşüm üretmesi imkânsız hale geliyor.

Bu sonuçlar, ABD’deki geniş toplumsal tabanın artık öfke siyaseti yerine çözüm siyasetine yöneldiğinin göstergesi olarak okunabilir.
Demokratların zaferi, Trump sonrası dönemde Amerikan demokrasisinin yeniden “nefes alma” çabasının sembolü haline geldi.


  • NHY / Reuters, Associated Press, NBC News, The Guardian, Truth Social (Donald Trump paylaşımı), X (Barack Obama paylaşımı), The New York Times (2025 seçim analizleri)