DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, Diyarbakır’da belediye eşbaşkanlarının buluşmasında yaptığı konuşmada, kayyım yönetimlerinin harcamalarına yönelik hiçbir kısıtlama getirilmezken seçilmiş belediyelerin tasarruf tedbirleriyle engellendiğini söyledi. “Kürt sorunu iki köy arasındaki asfalt farkıdır” diyen Bakırhan, merkezi idarenin belediye projelerini siyasi gerekçelerle bloke ettiğini vurguladı.
Mızraklı’nın Tahliyesi Tartışması: “Evet, Örgüt Üyesidir — TTB’nin ve Partimizin”
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, toplantının açılışında Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi eski Eşbaşkanı Selçuk Mızraklı’nın şartlı tahliye talebinin reddini değerlendirdi. Kararı “hukuksuzluk örneği” olarak niteleyen Bakırhan, Cezaevi İdare ve Gözlem Kurulları’nın siyasi saiklerle hareket ettiğini söyledi.
“‘Örgütten kopmadığı’ gerekçesiyle talebi reddediyorlar. Evet, örgüt üyesidir; TTB’ye bağlıdır, partimizin üyesidir” diyen Bakırhan, infaz yakmaların politik bir tercihe dönüştüğünü belirtti. “Barış konuşulurken Selçuk Mızraklı için böyle bir karar almak açık provokasyondur” ifadelerini kullandı.
“Barış, Seçilmişlerin Yerine Memur Atamamak Demektir”
Konuşmasında yerel yönetimlerin barış ve demokratikleşme sürecinin asli aktörleri olduğunun altını çizen Bakırhan, merkezi idarenin yaklaşımını şöyle eleştirdi:
“Barış demek aktif yerel yönetimler demektir. Barış demek seçilmişlerin yerine devlet memurlarının atanmadığı bir ülke demektir. İller Bankası’nın tüm belediyelere eşit davranması demektir.”
Yerel yöneticilerin tutuklanmadığı bir ortamın demokratikleşmenin ön koşulu olduğunu belirten Bakırhan, “Kayyımları ortadan kaldırmadan demokrasi lafı edilmez” dedi.
“Kayyımların Çarçur Ettiği Borçlar Bizden Tahsil Ediliyor”
Bakırhan, Sayıştay’ın kayyım yönetimlerine dair tespit ettiği yolsuzluklara dikkat çekerek, seçilmiş belediyelerin göreve gelmesiyle birlikte eski borçların devlet tarafından hatırlandığını söyledi.
“Kayyımların yarattığı yolsuzluk düzeni yıllarca görmezden gelindi. Belediyeleri devralınca birden tüm borçlar önümüze kondu. İller Bankası’nın ayrımcı uygulamalarından artık vazgeçilmelidir” diyen Bakırhan, iktidarın belediye projelerini sistematik şekilde engellediğini belirtti.
“Kürt Sorunu Belediyelerin Engellenmesidir”
DEM Parti Eş Genel Başkanı’nın konuşmasındaki en sert çıkış, Kürt sorununun somut hayatta nasıl tezahür ettiğine ilişkin sözleri oldu.
“Kürt sorunu nedir? İller Bankası’nın yaklaşımıdır. Cezaevlerindeki kurullardır. DEM Parti belediyesi olduğu için projesi engellenen belediyelerdir,” diyen Bakırhan, belediyelerin dış kaynak bularak geliştirmeye çalıştığı projelere dahi sistematik onay verilmediğini belirtti.
“Engelliyorlar, yetmiyor. Kredi buluyorsun, ona da izin yok” sözleriyle merkezi idarenin baskısını tarif etti.
“Van’daki Kayyıma Tasarruf Yok”
Hükümetin tasarruf genelgesinin yalnızca seçilmiş belediyeler için uygulandığını vurgulayan Bakırhan, örnek olarak Van ve Siirt belediyelerine atanan kayyımları gösterdi:
“Tasarruf tedbirleri varmış! Van’daki kayyıma yok. Siirt kayyımına yok. Ama bizim belediyelerimizin makam aracı bile yok. Bu ayrımcılığı Türkiye kamuoyu görmelidir.”
Bakırhan, bu tabloyu “Kürt sorunu iki köy arasındaki asfalt farkıdır” diyerek somutlaştırdı:
“Asfalt dökülüyor oy verene, bir metre ileriye gitmiyor diğer köye. Çünkü oy vermemiş. İşte al sana Kürt sorunu.”
Ortadoğu’nun Yeni Dönemi ve Yerel Yönetimlerin Rolü
Konuşmasının sonunda Ortadoğu’da yaşanan siyasal dönüşümlere değinen Bakırhan, özellikle Suriye ve Rojava’daki gelişmelerin “yeni bir yüzyılın mimarisini kurduğunu” söyledi. Yerel yöneticilerin bu süreçte büyük sorumluluk üstlendiğini vurguladı:
“Doğru örgütlenirsek, doğru hizmet üretirsek, halkın gücünü yanımıza alırsak, büyük kazanacağız.”
- NHY / MA, Artı Gerçek, DEM Parti toplantı notları














