İtalya, Saraybosna’da “İnsan Saferisi” İddiasına Soruşturma Başlatı

Bosna Savaşı sırasında Saraybosna’da sivillere para karşılığı ateş açtığı iddia edilen yabancı “keskin nişancılar” hakkında İtalya’nın yürüttüğü soruşturma, Avrupa’nın karanlık savaş mirasını yeniden tartışmaya açıyor.

İtalya, Bosna Savaşı’nın en az konuşulan, en korkunç iddialarından biri hakkında harekete geçti: Kuşatma altındaki Saraybosna’da sivilleri vurmak için “turistik keskin nişancı turları”na katıldığı öne sürülen yabancı uyruklu kişilere dair soruşturma resmen başlatıldı. “Saraybosna Safarisi” olarak anılan bu iddialar, uzun yıllar söylenti düzeyinde kalsa da yeni belgeler ve tanıklıklar, Avrupa yargısını harekete geçirecek düzeye ulaşmış görünüyor.

İddiaların merkezindeki başvuru: Bir gazetecinin yıllara yayılan araştırması

Milano Savcılığı’nın soruşturmayı başlatma kararı, İtalyan gazeteci-yazar Ezio Gavazzeni’nin sunduğu kapsamlı dosya sonrası alındı. Gavazzeni, Balkan medyası N1’e verdiği demeçte, 2022’de Sloven yönetmen Miran Zupanič’in hazırladığı Sarajevo Safari belgeselinin araştırmalarına hız verdiğini ve ulaştığı tanıklıkları savcılıkla paylaştığını belirtti.

Gavazzeni’nin aktardığına göre, Bosna istihbaratından eski isimlerle yaptığı görüşmeler, özellikle İtalyan uyruklu kişilerin Saraybosna çevresindeki Sırp mevzilerine giderek sivillere ateş açtığı iddialarını destekledi. Bu kişilerin “savaşmak için değil, vurmak için para ödeyen” birer “insan avcısı turist” olduğu ileri sürülüyor.

Soruşturmanın niteliği: Avrupa’da bir ilk

Dosya, karmaşık uluslararası suçlarla uğraşan ROS adlı özel birime devredildi. Şimdilik kimliği belirsiz şüpheliler üzerinden yürütülen süreç, iddiaların doğrulanması hâlinde Avrupa vatandaşlarının Bosna’daki savaş suçlarına bireysel düzeyde karıştığı ilk kez hukuken tescillenecek.

İtalya’nın attığı adım, diğer Avrupa ülkelerinde de benzer soruşturmaların önünü açabilecek nitelikte.

Tanıklıklar: “Para veren sivilleri vuruyordu”

Bosna ordusunun eski istihbarat subayı Edin Subašić, Sarajevo Safari filminde 1993’te yakalanan bir Sırp askerin ifadesinin bu iddiaları doğruladığını anlatıyor. Subašić’e göre, Sırp asker otobüste gördüğü beş yabancıdan üçünün İtalyan olduğunu anladığını, diğerlerinin milliyetini tespit edemediğini söylemişti.

Subašić, bu kişilerin “savaşçı değil, avcı” gibi davrandığını belirtiyor:

“Savaşmak için para almıyorlardı. Sivilleri vurmak için para ödüyorlardı. Bu, gerçek anlamıyla bir insan safarisiydi.”

Bosna’da yayın yapan FTV ise daha da çarpıcı bir iddia gündeme getirdi: Hedefe göre değişen fiyat listeleri. Listede “erkek, kadın, hamile kadın, çocuk” gibi kategoriler bulunduğu öne sürülüyor.

“Hafta Sonu Çetnikleri”: Sırp mevzilerine gidip gelen Batılılar

DW’ye konuşan fotoğrafçı Cemil Hodzic, Saraybosnalıların hafta sonları şehri hedef alan milisleri “Hafta Sonu Çetnikleri” olarak adlandırdığını aktarıyor. Hodzic’e göre bu gruplar içinde Rus, Yunan ve Sırp diasporasından gelenlerin yanı sıra Batı Avrupa’dan gelen motivasyonu belirsiz kişiler de bulunuyordu.

Alman fotoğrafçı Peter Kullmann ise Almanya’dan sadece iki günlüğüne “ülkelerini savunma” iddiasıyla gelen Sırplarla karşılaştığını, bu kişilerin Cumartesi ve Pazar günlerinde Saraybosna’da ateş hattına gidip Pazartesi işlerine döndüğünü söylüyor.

Veriler ne gösteriyor? “Keskin nişancı turistler” belgelendirilemedi, ama yabancı savaşçılar var

Saraybosna Araştırma ve Belgeleme Merkezi Direktörü Mirsad Tokača, keskin nişancı saldırılarında 300–350 kişinin öldürüldüğünü ve neredeyse tamamının sivil olduğunu belirtiyor. “Keskin nişancı turistlerin” tam olarak kaç kişi olduğu bilinmese de yabancı savaşçıların Sırp güçlerine katıldığı iyi belgelenmiş durumda.

Tokača, veri tabanlarında Yunanistan, Rusya, Ukrayna ve başka ülkelerden yaklaşık 300 kişinin Sırp ordusuyla birlikte savaştığını ifade ediyor.

Bosna Savaşı’nın toplam bilançosu ise çok daha ağır: 100 binden fazla ölü, sadece Saraybosna kuşatmasında 1.601’i çocuk 11 binden fazla sivil kayıp.

Avrupa’nın yüzleşmesi: Savaş suçları bireysel düzeyde mi ele alınacak?

İtalya’nın başlattığı soruşturma, bireysel motivasyonlarla hareket eden Avrupa vatandaşlarının Bosna’daki savaş suçlarına karışıp karışmadığını açığa çıkarabilir. Yargı sürecinin ilerlemesi hâlinde, Avrupa’nın yıllardır Sırp güçlerinin işlediği suçlarla sınırlı tuttuğu yüzleşme alanı, bambaşka bir boyuta genişleyebilir.

Saraybosna’da insanların gündelik hayatta hedef alınarak öldürülmesi, “savaşın bir yan ürünü” değil, kasıtlı bir stratejiydi. Eğer “Saraybosna safarisi” iddiaları doğrulanırsa, bu stratejinin yalnızca Sırp militarizmine değil, Avrupa’nın içinden gelen talebe de dayandığı ortaya çıkmış olacak.


  • NHY / N1, DW Türkçe, The Guardian