Türkiye Psikiyatri Derneği: “Her Yıl 60’tan Fazla Çocuk Çalışırken Ölüyor

Türkiye Psikiyatri Derneği, Dünya Çocuk Hakları Günü’nde açıkladığı raporda çocuk işçiliğinin ulaştığı vahim tabloyu gözler önüne serdi: Her yıl en az 60 çocuk tarımda, sanayide, inşaatlarda ve sokakta çalışırken yaşamını yitiriyor. 2013’ten bu yana kaybedilen çocuk sayısı en az 770. Dernek, “Bu tablo bireysel trajediyi aşan yapısal bir çöküşün göstergesidir” uyarısında bulundu.

Türkiye Psikiyatri Derneği (TPD), 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü nedeniyle yaptığı açıklamada, Türkiye’de çocuk işçiliğinin ulaştığı kritik düzeyi ve buna bağlı yaşam hakkı ihlallerini kamuoyuyla paylaştı. Dernek, yalnızca 2013’ten bu yana en az 770 çocuğun çalışırken hayatını kaybettiğini, her yıl ise 60’tan fazla çocuğun iş cinayetine kurban gittiğini bildirdi. TPD, bu durumun yalnızca sosyal bir yara değil, aynı zamanda devletin anayasal yükümlülüklerini yerine getirmediğinin göstergesi olduğunu vurguladı.

Çocuk İşçiliği: 35 Yılın Ardından Süren Büyük İhlal

TPD açıklamasında, 20 Kasım 1989’da imzalanan Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin üzerinden 35 yıl geçmesine rağmen milyonlarca çocuğun hâlâ temel haklarından mahrum olduğunu hatırlattı.

Savaş, göç, yoksulluk, afetler ve derinleşen ekonomik krizlerin çocukları “sömürüye en açık toplumsal kesim” haline getirdiği belirtilen açıklamada, BM ve Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) verilerine göre dünyada her 10 çocuktan birinin çalışmak zorunda olduğu vurgulandı.

Türkiye’de ise TÜİK’in 2019 verileri 5-17 yaş arası yaklaşık 720 bin çocuğun ekonomik faaliyetlerde bulunduğunu ortaya koyuyor. Sokakta çalışan çocuklar, çıraklık adı altında istihdam edilenler ve mevsimlik gezici tarım işçiliği yapan çocukların önemli bir kısmı ise bu rakamlara bile yansımıyor.

“Her yıl en az 60 çocuk iş cinayetinde ölüyor” — Yapısal bir sorun

TPD, İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi (İSİG) verilerine dayanarak, çocuk işçiliğinin Türkiye’deki en ağır sonuçlarından birinin ölüm olduğuna dikkat çekti.

Tarım, sanayi, inşaat ve sokakta çalışan çocuklar, ağır ve tehlikeli işlerde uzun saatler çalıştırıyor; fiziksel şiddete, kazalara, enfeksiyonlara ve kalıcı sağlık sorunlarına maruz kalıyor.

Dernek açıklamasında şu çarpıcı cümle yer aldı:

“2013 yılından bu yana en az 770 çocuk çalışırken yaşamını yitirmiştir. Bu tablo, çocuk işçiliğinin bireysel bir trajedi olmanın ötesinde yapısal bir sorun olduğunu açıkça göstermektedir.”

Devletin Sorumluluğu: “Her çocuğu istismardan korumak anayasal zorunluluk”

BM Çocuk Hakları Sözleşmesi taraf devletleri, çocukların eğitim, sağlık, sosyal güvenlik ve istismardan korunma haklarını hayata geçirmekle yükümlü. Türkiye Psikiyatri Derneği, bu yükümlülüğün altını çizerek devletin hem ulusal mevzuat hem de uluslararası hukuk gereği “her bir çocuğu her türlü sömürüden korumak zorunda olduğunu” hatırlattı.

Dernek, yakın zamanda açıklanan 2023–2028 Türkiye Çocuk Hakları Strateji Belgesinin hedeflerinin kâğıt üzerinde kaldığını, somut uygulamaların hayata geçirilmemesi nedeniyle çocuk işçiliğinin büyüyerek devam ettiğini belirtti.

“Çocukların onurlu yaşam hakkı için sorumluluk almaya hazırız”

TPD, çocuk hakları mücadelesinin aynı zamanda bir toplumsal ruh sağlığı mücadelesi olduğunun altını çizerek, hak temelli bir çocuk politikası talebini yineledi:

“Çocuk işçiliğine sıfır tolerans gösterilmeli; yoksullukla mücadele, eğitimde fırsat eşitliği ve ailelere yönelik sosyal destek programları kararlılıkla uygulanmalıdır. Türkiye Psikiyatri Derneği olarak çocukların hak ettiği onurlu yaşamı sağlamak adına tüm kurumlarla birlikte sorumluluk almaya hazırız.”

Dernek, 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu ve iş mevzuatının tavizsiz uygulanmasını, suça sürüklenen çocuklara yönelik kapsamlı, önleyici ve koruyucu politikaların acilen hayata geçirilmesini talep etti.


  • NHY / Türkiye Psikiyatri Derneği’nin 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü açıklaması, İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi (İSİG) verileri, TÜİK, 2019 Çocuk İşgücü İstatistikleri, Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşme (1989)