Emniyet’in 2025 Türkiye Uyuşturucu Raporu, sentetik uyuşturucu kullanımının özellikle gençler arasında hızla yayıldığını, bonzai ve metamfetamin kaynaklı ölümlerde ise dramatik bir sıçrama yaşandığını ortaya koyuyor. Uzmanlar, ucuz ve kolay erişilebilir sentetik maddelerin toplum sağlığını tehdit eden yeni bir dalga yarattığı konusunda uyarıyor.
Sentetik Maddelerde Büyük Sıçrama
Emniyet’in hazırladığı 2025 Türkiye Uyuşturucu Raporu, özellikle son iki yılda sentetik uyuşturucuya bağlı ölümlerde dikkat çekici bir artışı gözler önüne serdi. Rapora göre, 2013’te 232 olan doğrudan madde kaynaklı ölüm sayısı 2017’de 941’e çıkmış, ardından düşüşe geçmiş ve 2022’de 246’ya kadar gerilemişti. Ancak trend tersine dönerek 2023’te 300’e, 2024’te ise yüzde 42 artışla 427’ye yükseldi.
Ölümlerin büyük bölümünü gençler oluşturuyor. 427 ölümün 160’ı 30 yaş altı, 6’sı ise 15-18 yaş aralığında. Uzman raporu, özellikle yoksul ve kırılgan genç nüfusun düşük maliyetli sentetik maddelere yöneldiğini belirtiyor.
Bonzai ve Metamfetamin: Ucuz, Ölümcül, Kolay Erişilebilir
Raporda, Türkiye’nin son yıllarda özellikle iki maddeyle ağır bir sınav verdiği belirtiliyor: Bonzai (sentetik kannabinoid) ve metamfetamin. Doğrudan madde bağlantılı 427 ölümün 204’ünde bonzai, 142’sinde metamfetamin tespit edildi.
Bonzainin 300’ün üzerinde kimyasal formülü olduğuna ve çoğunlukla Çin’den yasa dışı yollarla ülkeye sokulduğuna dikkat çekiliyor. Bonzainin etkisini artırmak amacıyla içine haşere ilacı ve tarım zehri gibi maddeler karıştırılması, ölüm vakalarını daha da yükseltiyor. Birçok kullanıcı yaşadığı ağır zehirlenmeyi uyuşturucu etkisi sanıyor.
Metamfetamin ise özellikle büyük kentlerde hızla yayılarak artık bir “sokak gerçeği”ne dönüşmüş durumda. Uzmanlar maddeye erişimin kolaylaşmasıyla birlikte bağımlılık döngüsünün çok daha hızlı ve daha yıkıcı ilerlediğini belirtiyor.
Toplumsal ve Ekonomik Kırılganlık: Gençlik En Büyük Risk Altında
Rapor, yeni nesil uyuşturucuların yaygınlaşmasını yalnızca kriminal değil, toplumsal bir sorun olarak ele alıyor. Düşük maliyeti, kısa sürede yoğun etki yaratması ve sosyal medya dahil dijital mecralar üzerinden kolay erişilebilir olması nedeniyle özellikle gençlerin hedef kitle haline geldiği vurgulanıyor.
Uzmanlar, sentetik maddelerin yaygınlaşmasının yoksullaşma, işsizlik, kent çeperlerinde biriken genç nüfus ve sosyal dışlanma gibi yapısal sorunlarla yakından ilişkili olduğuna dikkat çekiyor. Bu nedenle Türkiye’de uyuşturucu krizinin yalnızca polisiye yöntemlerle değil, kamusal sağlık politikaları ve sosyal destek mekanizmalarıyla ele alınması gerektiği dile getiriliyor.
- NHY / Emniyet Genel Müdürlüğü, 2025 Türkiye Uyuşturucu Raporu, Karar Gazetesi’nin ilgili haber derlemesi











