EAPN Uyarıyor: Yoksulluk ve Toplumsal Cinsiyet Eşitsizliği Türkiye’de de Kadınların Ruh Sağlığını Derin Bir Krize Sürüklüyor

Avrupa Yoksullukla Mücadele Ağı’nın (EAPN-ES) raporu, bakım yükü, güvencesiz yaşam ve toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin kadınların ruh sağlığını yapısal biçimde zedelediğini ortaya koyarken, benzer dinamiklerin Türkiye’de çok daha ağır koşullarda yaşandığına işaret ediyor.

Avrupa bulguları Türkiye gerçeğiyle örtüşüyor

EAPN-ES tarafından yayımlanan “Yoksulluk ve dışlanma riski altındaki kadınların ruh sağlığı hakkı” başlıklı rapor, kadınların ruhsal kırılganlığını yoksulluk, ekonomik güvencesizlik ve ücretsiz bakım emeği üzerinden analiz ediyor. Raporda ortaya konan tablo, Türkiye’deki sosyal ve ekonomik göstergelerle büyük ölçüde örtüşüyor. Türkiye’de kadınların istihdama katılım oranının düşüklüğü, güvencesiz ve kayıt dışı çalışma biçimleri ile derinleşen yoksulluk, kadınlar açısından benzer hatta daha ağır bir ruhsal risk alanı yaratıyor.

Bakım emeği ve güvencesizlik Türkiye’de daha ağır

Rapora göre ücretsiz bakım emeği, kadınların ruh sağlığını bozan temel faktörlerden biri. Türkiye’de çocuk, yaşlı ve hasta bakımının büyük ölçüde kadınların omuzlarına bırakılması; kamusal bakım hizmetlerinin sınırlı olması ve sosyal devletin zayıflaması bu yükü daha da artırıyor. Uzmanlara göre, bakım emeğinin görünmezliği ve karşılıksızlığı, Türkiye’de kadınların hem yoksullaşmasına hem de kronik ruhsal sorunlar yaşamasına zemin hazırlıyor.

Ruh sağlığı bireysel değil, yapısal bir sorun

EAPN-ES raporunda vurgulanan “ruh sağlığı bireysel değil, yapısal bir meseledir” tespiti, Türkiye açısından da kritik bir anlam taşıyor. Yoksulluk, barınma krizi, düşük ücretler ve sosyal güvenceden yoksunluk, kadınların ruh sağlığını doğrudan etkileyen temel unsurlar olarak öne çıkıyor. Raporda savunulan yaklaşım, Türkiye’de ruh sağlığı politikalarının yalnızca tedaviye değil, eşitsizlikleri üreten ekonomik ve toplumsal koşullara odaklanması gerektiğini ortaya koyuyor.

Kamusal bakım ve hak temelli politika çağrısı

EAPN-ES, raporunda kesişimsel toplumsal cinsiyet perspektifinin tüm politikalara entegre edilmesini, ruh sağlığının çalışma hayatı, konut ve bakım politikalarıyla birlikte ele alınmasını öneriyor. Bu çağrı, Türkiye için de doğrudan geçerli. Kamusal, erişilebilir ve nitelikli bir bakım sisteminin yokluğu; ruh sağlığı hizmetlerine erişimdeki eşitsizlikler ve damgalama, Türkiye’de kadınların yaşadığı kırılganlığı derinleştiriyor.

“Yaşamı ve bakımı merkeze alan” yeni bir sosyal model

Raporda savunulan hak temelli yaklaşım, Türkiye’de de kadınların ruh sağlığını korumanın yolunun yoksullukla mücadele, sosyal hakların güçlendirilmesi ve bakım emeğinin kamusal sorumluluk olarak tanınmasından geçtiğini ortaya koyuyor. EAPN-ES’e göre, sürdürülebilir bir toplumsal yapı ancak yaşamı ve bakımı merkeze alan bir sosyal modelle mümkün. Türkiye’de derinleşen ekonomik kriz koşullarında bu yaklaşım, yalnızca kadınların değil toplumun tamamının ruhsal iyilik hali açısından hayati önem taşıyor.

Kaynaklar:
EAPN-ES (Avrupa Yoksullukla Mücadele Ağı – İspanya), Por el derecho al bienestar en salud mental de las mujeres en situación o en riesgo de exclusión social y/o pobreza raporu; Europa Press; Türkiye’de kadın yoksulluğu ve istihdam verileri (TÜİK).